30 Kasım 2012

Ak Cafe_ New Jersey'de Türk Kafeteryasi



Bu gün türk marketine alışveriş yapmak için gittiğimizde hadi kafesinde de bir şeyler yiyelim dedik. Uzun zamandır canim mantı istemekteydi. Umarim uzakta olup, manti bulamayanları özendirmiş olmam :)

Clifton'da Türklerin yoğun olarak yaşadığı semtlerden birinde bu kafeterya. Yukarıda da bahsettigim gibi ayni isimde bir de marketi var. Markete bulamadiğimiz ürün yok gibi birşey..



işte benim uzun zamandır yemek istedigim mantım.



Eşim de yemek konusunda epey Amerikali! Daha önceki yazılarima baktiysaniz genellikle burger tercih ettigini farkedersiniz. işte bu sefer de karşınızda Akburger!

Mekanın bir kaç fotografını ekliyorum. Kafe dediysek öyle cool bir yer beklemeyin canım :)


Lezzet konusuna gelince fiyatına göre başarılı derim ben. Bir de bu bölgede (North Jersey) Türk restorantları var fakat; kafe formatında benim bildigim bu kadar popüler olani yalnızca bu. Rakibi yok gibi birşey yani.

Menüde de; kahvalti tabagi, kumpir, manti, çeşitli tostlar, hamburgerler, izgaralar, pasta ve tatlilar bulunmakta..


Hesap: $ 17

Adres: 415 Crooks Avenue  Clifton NJ 07011



26 Kasım 2012

Park West Diner_ Amerikada Diner Restaurant Dedikleri



Amerikan fimlerinde mutlaka görmüşsünüzdür Diner'dan bir sahne. Ya akşamdan kalma bir gecenin sabahinda oyuncu omletini yerken, ya da uzun yola çikmis baska bir oyuncu yemek yemek icin mola verdigi zaman.. Sayısız sahneler görmüşüzdür Dinerlarda çekilmiş.

 Vagon şeklinde ve çok renkli görüntüleri oluyor. Ve hepsi yapi olarak birbirlerine benziyorlar. Dinerlarin özelliği uzun saatler açık olmasi. Hatta bir çoğu 24 saat açık. Hepsinin menüleri de aynı.
ilk Diner 1872 yılında gazeteci Walter Scott tarafindan parkedilmiş eski bir vagonda sıcak yemek satmasıyla başliyor ve zamanla  yayılıp Amerikan ikonlarından biri haline geliyor.


Eşim Perşembe günleri gece arkadaşlarıyla halısahada maç yapar. Maçtan sonra eve geldigi bir gün hadi birşeyler yiyelim dedi gece saat 1 civarı. Yok bu saatten sonra olmaz falan dediysek de kanmistik bir kere. Iste böyle bir iki kez gece Diner'da yemek yedik ve hikayemiz başladi  :)

Bunu daha fazla sürdüremeyecektik, zira yapılan spor bize kat kat kilo olarak dönecekti. Bu yüzden gelenekselleştirmedik ama 4-5 ayda bir, bu sefer daha vakitli gider olduk Diner'a.

Menü ilk bakışta biraz karışık gözükebilir. Kısa bir incelemenin ardından;

Spesyallerden birini seçtim. French Union Soup, Grilled Combo (Shrimp, Chicken & London Broil) yaninda Mushrooms, Mash Potato & Salad ile birlikte. Eşim de Burger yemeyi tercih etti.

    işte soğan çorbam. Bu çorbaya bayılıyorum.

  üzerini resimde gördüğünüz gibi fransız ekmeği ve peynir ile kapatıyorlar.

Karides, Tavuk ve Biftegim; Patates püresi, Mantar salatasi ve Yeşil salatayla. Evet hepsini bitiremedim. Çünkü porsyonlar çok büyük!
Bu da bizimkinin klasik Burgerı.

Dinerlar ile ilgili daha detaylı bilgi almak isterseniz; Müzesini oluşturmuşlar. Buraya tıklayarak müzenin web sayfasına ulaşabilirsiniz.

Hesap: $ 33

Adres: Park West Diner & Cafe 1400 U.S. 46, Little Falls, NJ


31 Ekim 2012

Amerikada Bayram ve Sandy Kasirgasi




Uzun bir aradan sonra merhaba. Kurban bayramı ve ardından gelen Sandy kasırgasından dolayı blogumu güncelleyemedim. 24 saate yakın elektiriksiz kaldık. Hala da elektiriklerimiz gidip gelmekte. Yollarda dev ağaçlar ortadan ikiye bölünmüş veye kökünden sökülmüş şekilde yatıyorlar. Bizim bölgede sel olmadi. Yazın haftasonları gittiğimiz Jersey sahilinin yerle bir olduğunu televizyonda görünce de çok üzüldük. Bildiğim kadarıyla da 18 ölü var. Çok acı gerçekten. Malesef kaybı olan ailelere sabır dilemekten başka bir şey gelmiyor elden.

Bayram iş günlerine denk gelince ve mesafeler de uzak olduğundan ancak haftasonu gidebildik dostlarimizla bayramlaşmaya. Fotograflar New Yorkta Cana Abla'nin evinde yediğimiz akşam yemeğine ait.

Yemekte; Zencefilli Somon, Pilav, Peynirli Kişnişli Börek, Fasulye Salatasi ve Yeşil Fasulye vardi.


 Tatlilara gelince;

    Galakto Boureko. içinde portakal aromali muhallebi var. Çok hafif ve lezzetli bir tatli.

 Mozaik Pasta

 3 yumurta 1 limon. Cana Abla Babannesinin tarifinden yola çıkarak yapmış. Yumurta tatlısı diye de biliniyormuş.

Yanında demleme çayımız her zamanki gibi güzel sohbet eşlik etti. Bir bayram da böyle geçti gitti. Nice bayramlara hep birarada olmayi diliyor ve Cana Ablaya bir kez daha teşekkür ediyorum.

Lezzetli tatlilarimizi da yedikten sonra yukaridaki kuzucuklari yemeye yerimiz kalmamisti :) Yanimiza aldik ve ertesi gün bir güzel yedik. Aslında böyle şeyleri anı olarak saklamayi tercih ederdim eskiden. Fakat yillarca o şehiren bu şehire, eve hatta ülkeye taşindiğimdan; yanimda da herseyi götüremeye yerim olmadiğindan fotograflarını çekiyor kendilerini yiyorum artik.




19 Ekim 2012

imperial 46


Imperal 46 paket olarak çin yemeği ve suşi aldığımız evimizin yakıninda bir restaurant. Daha önce şu yazımda anlatmıştım. Geçen günlerden birinde markete gitmek için çıkmıştık evden. Ardından dönüp eve yemek yapacaktım. Arabayı parkedip markete doğru giderken restauranttan gelen kokuya teslim olduk ve içeriye girdik kocamla.


Yalın bir dekorasyonu var. Barın üzerinde duran suşi ikramında kullanılan mini tekneleri gördüm. Demek burada da böyle sunabiliyorlar suşileri. Japon restaurant fuarinda görmüş ve fotograflarını çekmiştim.


Chicken Tempura ve Sesame Chicken  sipariş ettik. Seçtiğimiz yemekler çorba, salata ve pilav ile birlikte servis ediliyormuş.  Çorba olarak Clear Soup (tavuk suyu, kızarmış soğan, yeşil soğan, mantar) ve Miso Soup'u (soya fasulyesi, soya peyniri, yosun, sogan) aldık.


                                               Işte Susamlı Tavuklar yanında Brokoli ile



  ve benim Tempuram (tempura sos ile kızartılmış tavuk ve kabaklar portakal & vişne ile süslenmiş)



Restauranttan lezzet konusunda şüphemiz yoktu zaten. Yine keyifle yemeğimizi yedik. Porsiyon biraz büyük geldi yaninda çorba ve pilav da olunca bizim yemekler artti. Biz de bir kısmını akşam yemek üzere paket aldık.

Fortune cookieler (fal bisküvileri) hesap ile birlikte geldi. Fala inanan, ya da inanmak demeyelim de dinlemekten keyif alan bir insan olarak hemen açtım.



 "Insanlar başarılarından öğrendiklerinden daha fazlasını yaptıkları hatalarından öğrenir" diyor. Ben de dersimi almış oluyorum. Gerçekten bu hep böyle olmuyor mu? Başarısızlıklar bizi üzüp üzerine fazla düşündürdüğünden daha çok ders çıkarmıyor muyuz?

Hesap: $ 32

Adres: 1570 U.S. 46  Woodland Park, NJ 07424
  
Japon restaurant fuarı ile ilgili yazım için buraya tıklayabilirsiniz.

Argo Tea Cafe_ Organik Çaylar ve Kahveler


Pazar günü Central Park'ta yürüyüş yapmak üzere buluştuk arkadaşımla. Parka girmeden önce çaylarıyla adından söz ettiren argo tea cafe'ye gittik.

Onlarca çeşit çay çeşmesi var.

Ben C vitamini bakimindan zengin Hibiscus Apple Steamer'ı denedim. Arkadaşım ise Latte aldi ve hazelnut/ findik aromasi ekletti. Çaylar gibi kahve çekirdekleri de organikmiş. Özel çaylar hakkinda detayli bilgi için kafenin web sitesine buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.


 Ayni çaylarin buzlu olanlarıni da yapiyorlar.



Güzel sohbete eşlik eden organik kahvemizi ve çayımızı içtikten sonra yürüyüşe koyulduk. Şimdi sizi parkın fotografları ile başbaşa bırakıyorum. Şehrin orta yerinde bizlere nefes aldıran bu park ününün hakkini fazlasıyla veriyor.




Hesap: $ 8

Adres: 1792 Broadway, New York, NY 10019
            Corner of Broadway & 58th Street

15 Ekim 2012

Veniero's Pasticceria & Caffé_ Manhattan East Village' de 1894'den Bugüne Bir Italyan Pastanesi


Italya'nin güneyindeki Sorrento kasabali Antonio Veniero tarafindan 1894 yilinda Manhattan *East Village'de kuruluyor  ve hala Veniero ailesi tarafindan isletiliyor pastane. New York'da en iyi pastane olarak biliniyor. Sayısız ödülleri ve bir çok TV programina, diziye konuk olmuşluğu var.

Biz de ününü New York doğumlu bir dostumuzdan ögreniyoruz. Çocuklugunda ailesiyle, Gençliğinde arkadaslariyla, Sonra eşiyle ve kendi çocuklariyla geldiği; Belki yakin gelecekte de torunlariyla gelecegi bir mekan. Yillara meydan okuyan cinsten, anilari anilarda biraktirmayan bir mekan. Yerli yerinde, Belki bizim gibi turistleri de ziyaretçileri arasina ekleyerek tekrar ziyaret edilmeyi bekliyor.

Kisa kisa fotograflarimla mekani ve arkasindan yediklerimizi goreceksiniz. iyi seyirler !

Duvarda asili neşeli bir fotograf. Veniero ailesinin bir ferdi ve nedense ünlü olabilecegini düşündügüm birisi ile.

Yine bir fotograf, Şef heykeli ve önünde cadilar bayramina yaklaştıgımız için konulmuş kabak ve cadi biblolari.

  Oturduğumuz bölüm..

              Dolapta sıra sıra pastalar; Carrot Cake, Chocolate Mousse, Red Velvet Cake...






Çok çeşite sahip oldugundan menüden seçmek epey zaman alacakti. Pastalar arasinda bir tur attik önce.

Sonra resimli menüleri farkettik. işte bunlar seçim yapmamızı kolaylaştırdı.





   Gelelim bizim yediklerimize;

                                                                     Sicilian Cheesecake


                                                                              Fruit Supreme
                      

                                                                         Black Forest Cake


                                                                Chocolate Raspberry Truffle


                                                                   Chocolate Mousse Fudge

Pastalar gerçekten lezzetli. Kahveler biraz soğuktu ama kahvelere bakan kimdi pastaların tadından.

Girişteki kalabaliği görüyorsunuz. Eger oturmayıp pastanızı alıp gidecekseniz birer sira numarasi veriyorlar ve ona gore siparişinizi verip bekliyorsunuz. Hayir bankada degilsiniz :))





Hesap: $ 60    (Bahşiş ile birlikte 5 Kişilik dilim pasta, 1 Ekler ve Kahveler)

Adres: 342 East 11th Street  New York, NY 10003

 * East Village: 60'li yillarda ressamlarin, müzisyenlerin yaşadığı; hippie kültürün hakim olduğu ve punk müzigin doğduğu yer olarak bilinir. Hala da çeşitliligin oldugu, sanatsal anlayışın hissedildiği ve canli gece hayatinin oldugu Manhattanin bir bölgesi.